Yuva

Cesare Pavese'i henüz okumamış olmak

Yaşanacak bir yaşam vardır. Binilecek bisikletler vardır. Yürünecek yaya kaldırımları ve tadına varılacak güneş batışları vardır.
Cesare Pavese

Güzel günlerde, bazı ölü yazarlar, şairler, romancılar beni buluyor, ve unutuyorum. Onlarla ilk kez ne zaman karşılaştığımı, ilk kez nasıl dikkatimi çektiklerini, onları ilk kez nereden duyduğumu. Sonra, isimleri bir köşede duruyor. Kitaplarını daha almadan ya da alamadan, raflarıma yerleşiyorlar. Onları sadece ben görüyorum o raflarda.

Beni onlar buluyor.

Hayatımdaki en iyi arkadaşlıklar da böyle gerçekleşiyor : aynı uzay düzleminde bulunuyoruz, bana bir bardak su getiriyor, sonra konuşmaya başlıyor. Saçma saçma şeyler anlatıyor, belki çok fazla konuşmaya başlıyor, dinliyorum (bana nasıl bu kadar güvenebiliyorsun ?). Benim, onlar için iyi bir arkadaş olabileceğimi, onlar çoktan hissetmiş oluyor, benim ruhum kendisinin farkında değil. Çocukluğumdaki tüm arkadaşlıklarım, bana gelinmesiyle gerçekleşti, ve benim ayrılmak zorunda kalmamla son buldu, en iyileri ve en unutulmaz olanları bunlardı.

Cesare Pavese'i ilk kez herhalde günlükleri için sevdim. Uzun zamandır günlük tutmuyorum, bunun yerine daha zararsız bir alışkanlığım var, sadece düşüncelerimi birer ya da ikişer cümle hâlinde not alıyorum. Bunları gün gün değil, fakat aylar hâlinde ayırıyorum. Üç senedir bu şekilde. Son iki aydır, kenarlarına resimler de çizmeye başladım. Daha az yazıyorum, ama böylesi daha iyi, kelimeleri kullandıkça insan kendisini bir halt sanıyor, yanlış yollara sapıyor, belki kibri kabarıyor. Cognitive distortion.

Instagram'da bu sözü karşıma çıktı, Cesare Pavese'i hatırladım. Kütüphane'de günlüklerini bulmuştum, birkaç sayfasını okumaya çalıştım. Anlaşılması zor cümleleri vardı. Fazla üstelemedim, ve belki de o günlerde vazgeçmiştim kitapları bütün bütün okumaktan. Ben aynı evde daha önce dört yıldan fazla kalmamıştım, ondan yaşıyorum bu huzursuzluğu. Pencereden görülmeye değer bir nokta kalmadı. Bulutların şekilleri bile her gün, birbirinin aynısı. Gökyüzüne bakmaktan vazgeçtiğimde, biter demiştim. Bitiyormuş. Cesare Pavese'i, daha hiç okumadan seviyorum. Onu sevmek için, onu okumama gerek yok. Günlüklerinde yazdıklarını, satır satır biliyorum. Onun aksine, yaşamaya devam ederek.